Kızartma severek yediğimiz ama aynı zamanda da sağlığımıza zarar verdiğimiz bir pişirme yöntemi. Sağlıklı beslenme içinde uzmanlar genellikle kızartmayı önermiyor. Peki neden önermiyorlar?
“Cıs” sesi yağın yanma noktası
Kızartarak pişirme yönteminde, yağın yüksek sıcaklıklara ulaşması gerekir. Yüksek sıcaklığa ulaşan yağ, termometre ile ölçüldüğünde ya da pratikte ‘cıs’ sesi çıkardığında yanma noktasına ulaşmış anlamına geliyor. Bu noktada yağlar kendi yapısını kaybeder ve trans yağ oluşumu gerçekleşir. Bu da sağlık üzerinde birçok olumsuz etkiler yaratıyor.
- Trans formuna geçen yağın vücuda birçok zararı vardır. Bunların başında kalp damar hastalıkları (LDL kolesterolün yükselmesi, HDL kolesterolün düşmesi, kalp krizi olasılığında artış) riskinin artması gelir.
- İnsüline yanıt azalmasına bağlı diyabet gelişimi gözlenebilir. Karaciğerin tam fonksiyon gösterememesine bağlı toksik öğelerin yok edilmesinde aksamalar gelişebilir.
- Hücre zarının yapısını bozarak, hücrelerin fonksiyon gösterememelerine neden olabilir. Ayrıca kızartma yöntemi ile yiyeceklerin kanserojen özellik kazandığı unutulmamalıdır. Bu durum kanser gelişme riskini arttırabilir.
- Bunun yanı sıra fazla kalori alımına neden olup obezite gelişimini tetikler. Kızartma yöntemi kullanılarak yapılan etler, tavuklar, balıklar ve sebzeler (patates, kabak, patlıcan, biber vb.) besin değerini kaybeder.
- Etler protein kalitesini, sebzeler ise vitamin ve mineral değerlerini kaybeder. Kızartma ile balıkta bulunan omega 3 yağ asitleri kızartma yağına geçerek yok olur.
- Gıdaların yapısında bulunan protein (et, tavuk, balık proteinden zengindir) ve şekerin (patatesin nisaştası) yüksek sıcaklıktaki reaksiyonları sonucunda akrilamid adı verilen madde oluşur. Bu oldukça zararlı ve kanserojen bir maddedir.